Welcome to Our Website

Rusya’dan Çin’e Moğolistan üzerinden petrol ve doğalgaz

Rusya lideri Vladimir Putin’in yeniden devlet başkanı seçilmesinin ardından yaptığı ilk yurtdışı ziyareti olan Çin gezisi sona erdi. Başkent Pekin’de ve Çin’in Rusya’ya komşu kuzeydoğu eyaleti Heylongciang’ın idari merkezi Harbin’de temaslarda bulunan Rus lider, ziyaretinde Çin Devlet Başkanı Şi Cinping ile baş başa ve heyetler arası görüşmeler yürüttü.

Şi ve Putin, ortak açıklamada ABD’yi Soğuk Savaş mantığıyla hareket edip, bloklar arası cepheleşme yaratmakla suçlayarak Washington’ın, “dar grupların güvenliğini bölgesel güvenliğin üzerine koyduğunu, bunun tüm ülkeler için güvenlik tehdidi” yarattığını savundu.

Çin ve Rusya arasındaki ilişkinin, “Soğuk Savaş’ın askeri-siyasi ittifak modelinin ötesine geçtiğini” vurgulayan iki lider, dünyanın artık çok kutuplu olduğunu, kaynakların ve fırsatların yükselen piyasaları ve gelişmekte olan ülkeleri gözeterek yeniden dağıtılması gerektiği görüşünü dile getirdi.

Şi ve Putin, ülkelerini, “çok kutuplu dünyayı inşa etme sürecindeki bağımsız güçler” olarak tanımlarken, “Çin ve Rusya, ilişkilerindeki tüm potansiyeli değerlendirerek, çok kutuplu bir dünyanın gerçeğe dönüşmesini, uluslararası ilişkilerin eşitlik ve düzen içinde demokratikleşmeyi teşvik edecek, adil ve rasyonel bir çok kutuplu dünyayı inşa etmek için çabalarını birleştirecektir” dedi.

Batı’nın yaptırım baskısına karşı “ülkelerinin meşru haklarını ve çıkarlarını koruyacaklarını” belirten liderler, “iki ilişkilerinin normal gelişimini engellemeye, ekonomik, teknolojik ve dış politika potansiyelini sınırlamaya ve iki ülkenin iç işlerine karışmaya yönelik girişimlere direneceklerinin” altını çizdi.

Çin’in ABD ile jeopolitik rekabetin ve Asya-Pasifik’teki cepheleşmelerin arttığı bir dönemde, Ukrayna’daki savaş nedeniyle Batı karşısında benzer meydan okumalarla karşı karşıya bulunan Rusya ile yakınlaşma siyaseti izlediği gözleniyor. Pekin ve Moskova, ikili ilişkilerini, “yeni dönemde kapsamlı stratejik koordinasyon ortaklığı” olarak tanımlıyor.

Birleşmiş Milletler (BM) Güvenlik Konseyi’nin daimi üyesi olan iki ülke, ABD ve Batılı müttefiklerinin ağırlığına karşı küresel sorunlarda çoğu zaman birbirini destekleyen politika tercihlerini ortaya koyuyor. İki ülke, kuruluşuna öncülük ettikleri Şanghay İşbirliği Örgütü (ŞİÖ) ve BRICS gibi çok taraflı platformlarda da yakın işbirliğini sürdürüyor.

6 yıl sonra yeniden…

Çin ve Rusya liderleri, ortak açıklamada, enerji ve finans sektörlerinde işbirliğini artıracaklarını, sınır aşırı ticaret altyapısının daha fazla geliştirilmesi için birlikte çalışacaklarını bildirdi.

Enerji alanında petrol, doğalgaz, sıvılaştırılmış doğalgaz, kömür, elektrik ve diğer kaynaklarda işbirliğinin geliştirileceği kaydedilen ortak açıklamada Çinli ve Rus şirketlerin yenilenebilir enerji, hidrojen, karbon ticareti gibi alanlardaki projelerde ortaklıklar kurmasının hedeflendiği belirtildi. Liderler, ayrıca enerji nakli ve ticaretin sorunsuz sürdürülmesi için sınır aşırı altyapının geliştirilmesi gerektiğini vurguladı. Pekin, Ukrayna’da savaş nedeniyle Batı’nın yaptırımlarının hedefindeki Moskova ile başta enerji olmak üzere ekonomik ilişkilerini geliştirmişti.

İki ülke arasındaki ticaret hacmi 2023’te 240 milyar dolara ulaşarak, 200 milyar dolar olarak belirlenen hedefi aşarken Rusya’nın yıl içinde ihraç ettiği ham petrol ve doğalgazın yaklaşık yarısı Çin tarafından satın alınmıştı. Gezi sonrasında Putin, Rusya’nın Moğolistan üzerinden Çin’e petrolün yanısıra doğalgaz da sevk edebileceğini söyledi. Çin’e yaptığı iki günlük ziyareti tamamlayan Putin, kendisinin ve ev sahiplerinin Sibirya’nın Gücü 2 olarak adlandırılan doğalgaz boru hattının ilerletilmesi konusundaki ilgilerini teyit ettiklerini söyledi.

“Dahası, aynı koridora hem doğalgaz boru hattı hem de petrol boru hattı döşemek mümkün” diyen Putin, 2018’e kadar tartışılan bir fikri yeniden canlandırmış gibi görünüyor. Bununla birlikte, Rus enerjisinin Çin’e Kuzey Kutbu üzerinden Kuzey Denizi Rotası boyunca tankerlerle tedarik edilmesi de dahil olmak üzere başka seçeneklerin de olduğunu söyledi: “Tüm seçenekler mümkün, hepsi kabul edilebilir ve ekonomik olarak uygulanabilir. En iyisini seçmek gerekiyor. Bu çalışmanın da tamamlanacağından eminim.”

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir